Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesine bağlı Arslanbey Çiftliği Mahallesi’ndeki 110 haneden 85’i depremde yıkıldı.
Arslanbey Çiftliği Mahallesi, 7,6 büyüklüğündeki Elbistan merkezli ikinci depremde büyük bir felaket yaşadı.
6 kişinin hayatını kaybettiği mahallede, 110 evden 85’i yıkıldı, yıkılmayanlar ise zarar gördü.
Caminin minaresinin de devrildiği sarsıntı sonrası, yüksek kesimlerden kopan büyük kaya parçaları sokaklara kadar yuvarlandı, yolları kapattı. Ahırları da yıkan deprem, 30’u büyükbaş 730 hayvanın telef olmasına yol açtı.
Evleri yıkılanların çoğu mahalleden ayrılmak zorunda kaldı, ayakta kalabilen evlerde ise mahalle sakinleri hayvanlarına bakmaya başladı.
Arslanbey Çiftliği Mahalle Muhtarı Ramazan Levent, deprem sırasında büyük bir sarsıntı yaşadıklarını söyledi.
"Dağ üzerimize uçtu geldi"
Depremin ardından koşarak mahallenin merkezine geldiğinde anlatan Levent, "Dağ yolumuzun üzerinden kopan büyük kayalar nedeniyle yolumuz kapandı. Dağ üzerimize uçtu geldi. Koşarak merkeze geldim. Büyük bir tufandı. Evler yıkıldı, insanlar çığlık atıyordu. Enkaz altında kalanları çıkardık. Sonra hayvanlarımızı kurtardık." dedi.
Levent, evlerin çoğunun yıkılması nedeniyle vatandaşların mahalleyi terk ettiğini, bazılarının ise soğuk hava şartlarında hayvanlarını bırakamadığını ifade etti.
Mahallede kalanların yaşamlarını çadırlarda sürdürdüğünü belirten Levent, "Bir de soğukla mücadele ediyoruz. Hava sıcaklığı gündüz sıfırın altında 12, gece ise sıfırın altında 25 ile 30 arasında oluyor. Çadırlarımız buz kesiyor. Devletimiz sağ olsun. Aşama aşama çadırlarımız ve gıdalarımız geldi. Şu an bir eksiğimiz yok ama burada kalacak durumda da değiliz. Mahallelerimizin acilen konteynerlere ihtiyacı var." diye konuştu.
"Çadırlar kurduk ama ısınmada yeterli olmuyor"
Mahalle sakini Ramazan Gökçe ise tanıdıklarının bina enkazlarında hayatlarını kaybettiğini dile getirdi.
Depremin ardından yardımların hızla mahallelerine geldiğini vurgulayan Gökçe, "Devletimiz ve necip milletimiz her türlü sorunumuza yetişti. Çadırlar kurduk ama ısınmada yeterli olmuyor. Köyümüzden çocukları ve kadınları gönderdik. Ancak kalmak zorunda olanlar var. Çok hızlı bir şekilde 10 konteyner getirilirse bizim yaza çıkmamızı sağlar." ifadelerini kullandı.
Gökçe, depremin ilk gününden şimdiye kadar yıkılan ahırların enkazlarından çok sayıda hayvanı da kurtardıklarını kaydetti.Arslanbey Çiftliği Mahallesi, 7,6 büyüklüğündeki Elbistan merkezli ikinci depremde büyük bir felaket yaşadı.
6 kişinin hayatını kaybettiği mahallede, 110 evden 85’i yıkıldı, yıkılmayanlar ise zarar gördü.
Caminin minaresinin de devrildiği sarsıntı sonrası, yüksek kesimlerden kopan büyük kaya parçaları sokaklara kadar yuvarlandı, yolları kapattı. Ahırları da yıkan deprem, 30’u büyükbaş 730 hayvanın telef olmasına yol açtı.
Evleri yıkılanların çoğu mahalleden ayrılmak zorunda kaldı, ayakta kalabilen evlerde ise mahalle sakinleri hayvanlarına bakmaya başladı.
Arslanbey Çiftliği Mahalle Muhtarı Ramazan Levent, deprem sırasında büyük bir sarsıntı yaşadıklarını söyledi.
"Dağ üzerimize uçtu geldi"
Depremin ardından koşarak mahallenin merkezine geldiğinde anlatan Levent, "Dağ yolumuzun üzerinden kopan büyük kayalar nedeniyle yolumuz kapandı. Dağ üzerimize uçtu geldi. Koşarak merkeze geldim. Büyük bir tufandı. Evler yıkıldı, insanlar çığlık atıyordu. Enkaz altında kalanları çıkardık. Sonra hayvanlarımızı kurtardık." dedi.
Levent, evlerin çoğunun yıkılması nedeniyle vatandaşların mahalleyi terk ettiğini, bazılarının ise soğuk hava şartlarında hayvanlarını bırakamadığını ifade etti.
Mahallede kalanların yaşamlarını çadırlarda sürdürdüğünü belirten Levent, "Bir de soğukla mücadele ediyoruz. Hava sıcaklığı gündüz sıfırın altında 12, gece ise sıfırın altında 25 ile 30 arasında oluyor. Çadırlarımız buz kesiyor. Devletimiz sağ olsun. Aşama aşama çadırlarımız ve gıdalarımız geldi. Şu an bir eksiğimiz yok ama burada kalacak durumda da değiliz. Mahallelerimizin acilen konteynerlere ihtiyacı var." diye konuştu.
"Çadırlar kurduk ama ısınmada yeterli olmuyor"
Mahalle sakini Ramazan Gökçe ise tanıdıklarının bina enkazlarında hayatlarını kaybettiğini dile getirdi.
Depremin ardından yardımların hızla mahallelerine geldiğini vurgulayan Gökçe, "Devletimiz ve necip milletimiz her türlü sorunumuza yetişti. Çadırlar kurduk ama ısınmada yeterli olmuyor. Köyümüzden çocukları ve kadınları gönderdik. Ancak kalmak zorunda olanlar var. Çok hızlı bir şekilde 10 konteyner getirilirse bizim yaza çıkmamızı sağlar." ifadelerini kullandı.
Gökçe, depremin ilk gününden şimdiye kadar yıkılan ahırların enkazlarından çok sayıda hayvanı da kurtardıklarını kaydetti.
Arslanbey Çiftliği Mahallesi, 7,6 büyüklüğündeki Elbistan merkezli ikinci depremde büyük bir felaket yaşadı.
6 kişinin hayatını kaybettiği mahallede, 110 evden 85’i yıkıldı, yıkılmayanlar ise zarar gördü.
Caminin minaresinin de devrildiği sarsıntı sonrası, yüksek kesimlerden kopan büyük kaya parçaları sokaklara kadar yuvarlandı, yolları kapattı. Ahırları da yıkan deprem, 30’u büyükbaş 730 hayvanın telef olmasına yol açtı.
Evleri yıkılanların çoğu mahalleden ayrılmak zorunda kaldı, ayakta kalabilen evlerde ise mahalle sakinleri hayvanlarına bakmaya başladı.
Arslanbey Çiftliği Mahalle Muhtarı Ramazan Levent, deprem sırasında büyük bir sarsıntı yaşadıklarını söyledi.
"Dağ üzerimize uçtu geldi"
Depremin ardından koşarak mahallenin merkezine geldiğinde anlatan Levent, "Dağ yolumuzun üzerinden kopan büyük kayalar nedeniyle yolumuz kapandı. Dağ üzerimize uçtu geldi. Koşarak merkeze geldim. Büyük bir tufandı. Evler yıkıldı, insanlar çığlık atıyordu. Enkaz altında kalanları çıkardık. Sonra hayvanlarımızı kurtardık." dedi.
Levent, evlerin çoğunun yıkılması nedeniyle vatandaşların mahalleyi terk ettiğini, bazılarının ise soğuk hava şartlarında hayvanlarını bırakamadığını ifade etti.
Mahallede kalanların yaşamlarını çadırlarda sürdürdüğünü belirten Levent, "Bir de soğukla mücadele ediyoruz. Hava sıcaklığı gündüz sıfırın altında 12, gece ise sıfırın altında 25 ile 30 arasında oluyor. Çadırlarımız buz kesiyor. Devletimiz sağ olsun. Aşama aşama çadırlarımız ve gıdalarımız geldi. Şu an bir eksiğimiz yok ama burada kalacak durumda da değiliz. Mahallelerimizin acilen konteynerlere ihtiyacı var." diye konuştu.
"Çadırlar kurduk ama ısınmada yeterli olmuyor"
Mahalle sakini Ramazan Gökçe ise tanıdıklarının bina enkazlarında hayatlarını kaybettiğini dile getirdi.
Depremin ardından yardımların hızla mahallelerine geldiğini vurgulayan Gökçe, "Devletimiz ve necip milletimiz her türlü sorunumuza yetişti. Çadırlar kurduk ama ısınmada yeterli olmuyor. Köyümüzden çocukları ve kadınları gönderdik. Ancak kalmak zorunda olanlar var. Çok hızlı bir şekilde 10 konteyner getirilirse bizim yaza çıkmamızı sağlar." ifadelerini kullandı.
Gökçe, depremin ilk gününden şimdiye kadar yıkılan ahırların enkazlarından çok sayıda hayvanı da kurtardıklarını kaydetti.Arslanbey Çiftliği Mahallesi, 7,6 büyüklüğündeki Elbistan merkezli ikinci depremde büyük bir felaket yaşadı.
6 kişinin hayatını kaybettiği mahallede, 110 evden 85’i yıkıldı, yıkılmayanlar ise zarar gördü.
Caminin minaresinin de devrildiği sarsıntı sonrası, yüksek kesimlerden kopan büyük kaya parçaları sokaklara kadar yuvarlandı, yolları kapattı. Ahırları da yıkan deprem, 30’u büyükbaş 730 hayvanın telef olmasına yol açtı.
Evleri yıkılanların çoğu mahalleden ayrılmak zorunda kaldı, ayakta kalabilen evlerde ise mahalle sakinleri hayvanlarına bakmaya başladı.
Arslanbey Çiftliği Mahalle Muhtarı Ramazan Levent, deprem sırasında büyük bir sarsıntı yaşadıklarını söyledi.
"Dağ üzerimize uçtu geldi"
Depremin ardından koşarak mahallenin merkezine geldiğinde anlatan Levent, "Dağ yolumuzun üzerinden kopan büyük kayalar nedeniyle yolumuz kapandı. Dağ üzerimize uçtu geldi. Koşarak merkeze geldim. Büyük bir tufandı. Evler yıkıldı, insanlar çığlık atıyordu. Enkaz altında kalanları çıkardık. Sonra hayvanlarımızı kurtardık." dedi.
Levent, evlerin çoğunun yıkılması nedeniyle vatandaşların mahalleyi terk ettiğini, bazılarının ise soğuk hava şartlarında hayvanlarını bırakamadığını ifade etti.
Mahallede kalanların yaşamlarını çadırlarda sürdürdüğünü belirten Levent, "Bir de soğukla mücadele ediyoruz. Hava sıcaklığı gündüz sıfırın altında 12, gece ise sıfırın altında 25 ile 30 arasında oluyor. Çadırlarımız buz kesiyor. Devletimiz sağ olsun. Aşama aşama çadırlarımız ve gıdalarımız geldi. Şu an bir eksiğimiz yok ama burada kalacak durumda da değiliz. Mahallelerimizin acilen konteynerlere ihtiyacı var." diye konuştu.
"Çadırlar kurduk ama ısınmada yeterli olmuyor"
Mahalle sakini Ramazan Gökçe ise tanıdıklarının bina enkazlarında hayatlarını kaybettiğini dile getirdi.
Depremin ardından yardımların hızla mahallelerine geldiğini vurgulayan Gökçe, "Devletimiz ve necip milletimiz her türlü sorunumuza yetişti. Çadırlar kurduk ama ısınmada yeterli olmuyor. Köyümüzden çocukları ve kadınları gönderdik. Ancak kalmak zorunda olanlar var. Çok hızlı bir şekilde 10 konteyner getirilirse bizim yaza çıkmamızı sağlar." ifadelerini kullandı.
Gökçe, depremin ilk gününden şimdiye kadar yıkılan ahırların enkazlarından çok sayıda hayvanı da kurtardıklarını kaydetti.