Finansal piyasalar aralık ayının en önemli haftasına kırmızı tonlarda başladı. Dünya genelinin başa çıkmaya çalıştığı enflasyon, resesyon endişeleri sınırında bulunurken, ABD Merkez Bankası (Fed) resesyon endişelerine kulak kapayarak enflasyonla tam mücadele yolunun altını her oturumda çizdiler. Bu nedenle enflasyon ya da alt veriler kuvvetli geldikçe satışa uğrayan piyasa, Cuma günü gelen ABD verileri nedeniyle yeni haftaya satıcılı başlangıç yaptı. Asya piyasalarında yüzde 2‘yi aşan satıcılı seyir Avrupa ve ABD vadelilerine de tesir etti. Cuma günü açıklanan ÜFE verilerinin, beklentilerin neredeyse iki katı üzerinde aylık artışa işaret etmesi ve Michigan Tüketici Güven Endeksinin de yükselişte olduğu ve tüketicilerin harcama konusunda çekimserliğe meyilli durmadıklarını gösterdi. Salı günü açıklanacak kasım ayı TÜFE verilerinde yıllık rakamın yüzde 7,7’den yüzde 7,3’e gerilemesi bekleniyor. Zira böyle bir düşüş olmadıkça piyasalar, Fed’in daha sert önlemler alabileceği gerekçesi ile açıklamaya bir gün kala satışlarını sertleştirebilir.
Fed toplantısında faiz oranı ve karar metnine bakıp, şubat ayı toplantısına dair faiz artırımı tahmini yapıp, pozisyon alacağız. Fakat Komite’nin diğer bir görüşünü yansıttığı projeksiyon da bu toplantıda sunulacak. Dolayısıyla Komite üyelerinin enflasyona dair beklentileri ve 2023’te faizler genel seyrinin gidebileceği tavan aralığı tahminleri bir sonraki projeksiyona kadar yani aralık ayına kadar bize rehberlik edecek. Eylül ayında, FOMC katılımcılarının federal fon oranı için hedef seviyenin orta noktası yüzde 4,625 (yüzde 4,5-4,75 aralığı). Beklentiler, FOMC’nin bu haftaki toplantısında bu hedef aralığını yüzde 5.0-5.25’e çıkaracağı yönünde.
Piyasalar her ne kadar iyi haber duymak istese de veriler geldikçe güvercin taraftaki direniş zayıflıyor. Veriler bize ABD’de sert enflasyonun hala yerini koruduğunu, hanehalkının harcama eğiliminin düşmediğini söylüyor. Bir daha 75bp faiz artırımının olmayacağı ya da düşük olasılığa sahip olacağı Fed’in ‘Güvercinleştiği’ anlamına gelmiyor.
Bu hafta Fed’e bağlı kalarak Dolar Endeksi (DXY) 105 seviyelerinden tekrar yukarı atmaya başlayabilir. Bu da doların kuvvetleneceği bir dönem demek oluyor ki endeksin 109 seviyelerine doğru tepki verebilmesinin önünü açıyor. Bu da DXY’nin yukarı %3,5 potansiyelinin olduğu, korelasyon hesaplamasına göre de Bitcoin’in çapraz etkiden kaynaklanarak yüzde 2,45 aşağı potansiyelinin olduğu ve 16.500 gerisine geleceğini senaryosunu önümüze çıkarıyor.
Bitcoin’in 17.000 bölgesinde durmasını sağlayan borsalardaki BTC miktarı azalsa da yeni para girişleri yeterli değil. Bununla birlikte aktif hesap sayıları da düşüşte ve bu durum Bitcoin’in yükselebilmesi için negatif bir durum. Teknik olarak da baktığımızda Bitcoin 17.500-16.400 yatay aralığında seyrediyor. Son oluşan TOBO’nun 18.000 hedefi henüz gerçekleşmedi ve bu nedenle de iptal edilmesi gerekir. Aşağı yöne doğru biriken riskler nedeniyle 16.500 ve 16.300 seviyeleri potansiyel teşkil ediyor.
Fed toplantısında faiz oranı ve karar metnine bakıp, şubat ayı toplantısına dair faiz artırımı tahmini yapıp, pozisyon alacağız. Fakat Komite’nin diğer bir görüşünü yansıttığı projeksiyon da bu toplantıda sunulacak. Dolayısıyla Komite üyelerinin enflasyona dair beklentileri ve 2023’te faizler genel seyrinin gidebileceği tavan aralığı tahminleri bir sonraki projeksiyona kadar yani aralık ayına kadar bize rehberlik edecek. Eylül ayında, FOMC katılımcılarının federal fon oranı için hedef seviyenin orta noktası yüzde 4,625 (yüzde 4,5-4,75 aralığı). Beklentiler, FOMC’nin bu haftaki toplantısında bu hedef aralığını yüzde 5.0-5.25’e çıkaracağı yönünde.
Piyasalar her ne kadar iyi haber duymak istese de veriler geldikçe güvercin taraftaki direniş zayıflıyor. Veriler bize ABD’de sert enflasyonun hala yerini koruduğunu, hanehalkının harcama eğiliminin düşmediğini söylüyor. Bir daha 75bp faiz artırımının olmayacağı ya da düşük olasılığa sahip olacağı Fed’in ‘Güvercinleştiği’ anlamına gelmiyor.
Bu hafta Fed’e bağlı kalarak Dolar Endeksi (DXY) 105 seviyelerinden tekrar yukarı atmaya başlayabilir. Bu da doların kuvvetleneceği bir dönem demek oluyor ki endeksin 109 seviyelerine doğru tepki verebilmesinin önünü açıyor. Bu da DXY’nin yukarı %3,5 potansiyelinin olduğu, korelasyon hesaplamasına göre de Bitcoin’in çapraz etkiden kaynaklanarak yüzde 2,45 aşağı potansiyelinin olduğu ve 16.500 gerisine geleceğini senaryosunu önümüze çıkarıyor.
Bitcoin’in 17.000 bölgesinde durmasını sağlayan borsalardaki BTC miktarı azalsa da yeni para girişleri yeterli değil. Bununla birlikte aktif hesap sayıları da düşüşte ve bu durum Bitcoin’in yükselebilmesi için negatif bir durum. Teknik olarak da baktığımızda Bitcoin 17.500-16.400 yatay aralığında seyrediyor. Son oluşan TOBO’nun 18.000 hedefi henüz gerçekleşmedi ve bu nedenle de iptal edilmesi gerekir. Aşağı yöne doğru biriken riskler nedeniyle 16.500 ve 16.300 seviyeleri potansiyel teşkil ediyor.