Türkiye’nin gerçeği olan depremin ne zaman ve hangi boyutta yaşanacağı bilinmiyor. Bilinen tek şey engellemenin bir yolu olmadığı ve olası bir depreme karşı önlem alarak hazırlıklı olmak gerektiği.
Yaşadığımız binanın sağlamlığını kontrol ettirmek depremle baş etmek adına belki de ilk adım olmalı. Bunun yanında deprem anında ve sonrasında yapılacakları bilmek de hayati önem taşıyor. Özellikle Türkiye gibi deprem ülkesinde yaşayanlar için…
Deprem karşısında bireysel olarak yapabileceklerimizin yanına daha fazlasını eklemek mümkün. Bildiğimiz üzere AFAD ekipleri deprem, sel, yangın gibi doğal afetlerin ardından her zaman olay yerinde, afetzedelerin yanında. Mağdur olan vatandaşlara üst düzey destek sağlıyorlar.
Peki, profesyonel AFAD ekiplerinin yanı sıra kurum çatısı altında birçok gönüllünün de görev aldığını biliyor muydunuz? Afet faaliyetlerinin ardından yaşanan yıkımlar, kayıplar hiçbir şey olmasa bile tedirginlik duygusunu yaşayanlar için bunlar karşısında ne yapacağını bilen kişilere ihtiyaç var.
“Gönüllülere ihtiyacımız var”
AFAD gönüllüsü nasıl olunur, hangi eğitimler alınır, AFAD ekipleri ve depremzedeler için gönüllülerin önemi nedir?
Bu soruların yanıtları için gönüllü olmak amacıyla İstanbul’da bulunan AFAD yerleşkesine gittik. Katıldığımız ilk eğitimde İstanbul İl Afet ve Acil Durum Eğitim Şube Müdürü Tezcan Buçan ile gönüllü olmanın yol haritasını konuştuk.
Buçan, AFAD için gönüllülerin önemini “AFAD gönüllüsü, herhangi bir maddi menfaat beklemeksizin bilgisini, birikimini, deneyimini bu ülke insanına sunan kişidir bizim için. Bir afet olduğu vakit afetin getireceği maddi ve manevi zarar büyük olacak. Bu zararı en aza indirmenin yolu gönüllülerimizden geçiyor. Onlara ihtiyacımız var” sözleriyle dile getirdi.
Katıldığımız eğitimde çok sayıda gönüllü bulunuyordu. Buçan’ın da belirttiği gibi gönüllüler, gerektiği vakit hiçbir menfaat gözetmeksizin kendilerine, ailelerine ve çevresine faydalı olabilmek için AFAD yerleşkesindeydiler.
Kimler gönüllü olabilir?
18 yaşından büyük, e-devlet şifresi olan her vatandaş AFAD gönüllüsü olabiliyor. Gönüllüler, tamamladıkları eğitimin ardından, olası bir afet sonrasında profesyonel ekip afet bölgesine ulaşana kadar acil desteği sağlayabilecek donanım sahip oluyor.
Profesyonel AFAD ekipleri bölgeye gelinceye kadar, eğitimli gönüllülerin neler yapabileceklerini Buçan şu şekilde anlattı:
“Afet sırasında ve sonrasında profesyonel ekipler gelinceye kadarki kısmını çözebilecek amatörce hafif arama kurtarma eğitimimiz var. Bu nedir? Olay yerinin ve oradaki vatandaşların güvenliğinin sağlanması, toplanma alanına yönlendirilmeleri, enkaz üstünde sesli, elle, gözle kaba arama yapmayı öğrenebilecekleri bir eğitimimiz var. Kullandığımız birtakım alet edevat, makinelerimiz var. Onların kullanımına da yönelik bir eğitim veriyoruz.”
Tezcan Buçan kayıt sonrası eğitim sürecine dair detayları ise şöyle aktardı:
“Kayıt olduktan sonra burada 6 adet eğitimi tamamlıyorlar. Sonra hangi ilden başvuru yaptıysa vatandaşımız direkt temel AFAD gönüllüsü oluyor. Sistem üzerindeki eğitimleri bitiriyor ve biz onlara destek AFAD gönüllüsü olmaları konusunda davet göndererek saha eğitimlerimize alıyoruz.”
Buçan, online eğitimlerin tamamlanmasının ardından vatandaşların kendileri için uygun tarihte saha eğitimlerine başlayabileceklerini söylüyor ve ekliyor:
“Vatandaşımız kendisine uygun olan tarihi seçiyor ve onu hafta içi 5 günlük eğitimlere alıyoruz. Bu 5 günlük eğitimimizin içerisinde küçük yangınların söndürülmesi, 16 metrekarelik AFAD çadırlarının nasıl kurulacağına yönelik eğitimler veriyoruz.”
AFAD ekiplerinin afetzedeleri sakinleştirmede de çok büyük bir rol oynadıklarını unutmamak gerek. Buçan gönüllülük sistemindeki psikolojik eğitimin önemine de vurgu yapıyor:
“Afet esnasında çalışırken afet etiği ve afet psikolojisi hakikati çok önemli. Afete uğramış olan vatandaşlarımızın duygularıyla onların düşüncelerine yönelik nasıl hareket edeceğimize yönelik bir eğitim programımız var. Allah göstermesin ama karşımıza çıkabilecek olan ilk yardımla ilgili yaşanabilecek sıkıntıları gidermek adına bir temel ilk yardım eğitimimiz var.”
“Her türlü patlamayı bilirim ama bu farklı bir şeydi”
Yavuz Aydın AFAD Gönüllüsü olmak için eğitime katılanlardan. Mesleği gereği birçok tehlike yaşadığını ancak depremin bunlara hiç benzemediğini anlattı:
“Ben özel harekatçıydım askerde tim çavuşuydum. Yani her türlü bombayı da bilirim patlamayı da bilirim ama bu farklı bir şeydi. Eğitimlerimizi alıp ilk yardım, yangın, deprem gibi acil durumlarda yapılacakları öğreniyoruz. Şu anda da tekrardan AFAD gönüllüsü olarak devletimize milletimize elimizden geldiği kadar hizmet etmeye çabalıyoruz. Bize ihtiyaç var. Bir eksik sen eksik, sen eksik ben eksik… AFAD’a destek lazım.”
Pınar Özçeker ise daha önce deprem yaşamış ve o sırada ne yapacağını bilemediği için gönüllü olmaya karar vermiş. Bilinçlenmek ve çevresindekilere faydalı olabilmek istediği için AFAD’a katıldığını şu sözlerle anlattı:
“Ülkemiz malum deprem bölgesi. Deprem her an yaşanabilir. Bir farkındalık yaratmak gerekir, bu konuda bilinçlenmek gerekir. Bu sebeple gönüllü oldum AFAD’a. Geçmişte de deprem yaşadığımızda baya bir bilinçsizdik. Ne yapacağımızı bilemedik dışarıya kaçıştık. Deprem esnasında neler yapmamız gerektiğini öğrenerek hem kendime hem aileme hem de çevreme faydalı olmak istediğim için buradayım.”
Sonuç olarak deprem gün gibi ortada olan bir gerçek. Yapılabilecek şey de belli. AFAD gönüllüsü olmak için “ben olmasam ne olur” demeyin, siz varsanız çok şey olur…
Kurgu ve kamera: İlyas Umut Özacar
Yaşadığımız binanın sağlamlığını kontrol ettirmek depremle baş etmek adına belki de ilk adım olmalı. Bunun yanında deprem anında ve sonrasında yapılacakları bilmek de hayati önem taşıyor. Özellikle Türkiye gibi deprem ülkesinde yaşayanlar için…
Deprem karşısında bireysel olarak yapabileceklerimizin yanına daha fazlasını eklemek mümkün. Bildiğimiz üzere AFAD ekipleri deprem, sel, yangın gibi doğal afetlerin ardından her zaman olay yerinde, afetzedelerin yanında. Mağdur olan vatandaşlara üst düzey destek sağlıyorlar.
Peki, profesyonel AFAD ekiplerinin yanı sıra kurum çatısı altında birçok gönüllünün de görev aldığını biliyor muydunuz? Afet faaliyetlerinin ardından yaşanan yıkımlar, kayıplar hiçbir şey olmasa bile tedirginlik duygusunu yaşayanlar için bunlar karşısında ne yapacağını bilen kişilere ihtiyaç var.
“Gönüllülere ihtiyacımız var”
AFAD gönüllüsü nasıl olunur, hangi eğitimler alınır, AFAD ekipleri ve depremzedeler için gönüllülerin önemi nedir?
Bu soruların yanıtları için gönüllü olmak amacıyla İstanbul’da bulunan AFAD yerleşkesine gittik. Katıldığımız ilk eğitimde İstanbul İl Afet ve Acil Durum Eğitim Şube Müdürü Tezcan Buçan ile gönüllü olmanın yol haritasını konuştuk.
Buçan, AFAD için gönüllülerin önemini “AFAD gönüllüsü, herhangi bir maddi menfaat beklemeksizin bilgisini, birikimini, deneyimini bu ülke insanına sunan kişidir bizim için. Bir afet olduğu vakit afetin getireceği maddi ve manevi zarar büyük olacak. Bu zararı en aza indirmenin yolu gönüllülerimizden geçiyor. Onlara ihtiyacımız var” sözleriyle dile getirdi.
Katıldığımız eğitimde çok sayıda gönüllü bulunuyordu. Buçan’ın da belirttiği gibi gönüllüler, gerektiği vakit hiçbir menfaat gözetmeksizin kendilerine, ailelerine ve çevresine faydalı olabilmek için AFAD yerleşkesindeydiler.
Kimler gönüllü olabilir?
18 yaşından büyük, e-devlet şifresi olan her vatandaş AFAD gönüllüsü olabiliyor. Gönüllüler, tamamladıkları eğitimin ardından, olası bir afet sonrasında profesyonel ekip afet bölgesine ulaşana kadar acil desteği sağlayabilecek donanım sahip oluyor.
Profesyonel AFAD ekipleri bölgeye gelinceye kadar, eğitimli gönüllülerin neler yapabileceklerini Buçan şu şekilde anlattı:
“Afet sırasında ve sonrasında profesyonel ekipler gelinceye kadarki kısmını çözebilecek amatörce hafif arama kurtarma eğitimimiz var. Bu nedir? Olay yerinin ve oradaki vatandaşların güvenliğinin sağlanması, toplanma alanına yönlendirilmeleri, enkaz üstünde sesli, elle, gözle kaba arama yapmayı öğrenebilecekleri bir eğitimimiz var. Kullandığımız birtakım alet edevat, makinelerimiz var. Onların kullanımına da yönelik bir eğitim veriyoruz.”
Tezcan Buçan kayıt sonrası eğitim sürecine dair detayları ise şöyle aktardı:
“Kayıt olduktan sonra burada 6 adet eğitimi tamamlıyorlar. Sonra hangi ilden başvuru yaptıysa vatandaşımız direkt temel AFAD gönüllüsü oluyor. Sistem üzerindeki eğitimleri bitiriyor ve biz onlara destek AFAD gönüllüsü olmaları konusunda davet göndererek saha eğitimlerimize alıyoruz.”
Buçan, online eğitimlerin tamamlanmasının ardından vatandaşların kendileri için uygun tarihte saha eğitimlerine başlayabileceklerini söylüyor ve ekliyor:
“Vatandaşımız kendisine uygun olan tarihi seçiyor ve onu hafta içi 5 günlük eğitimlere alıyoruz. Bu 5 günlük eğitimimizin içerisinde küçük yangınların söndürülmesi, 16 metrekarelik AFAD çadırlarının nasıl kurulacağına yönelik eğitimler veriyoruz.”
AFAD ekiplerinin afetzedeleri sakinleştirmede de çok büyük bir rol oynadıklarını unutmamak gerek. Buçan gönüllülük sistemindeki psikolojik eğitimin önemine de vurgu yapıyor:
“Afet esnasında çalışırken afet etiği ve afet psikolojisi hakikati çok önemli. Afete uğramış olan vatandaşlarımızın duygularıyla onların düşüncelerine yönelik nasıl hareket edeceğimize yönelik bir eğitim programımız var. Allah göstermesin ama karşımıza çıkabilecek olan ilk yardımla ilgili yaşanabilecek sıkıntıları gidermek adına bir temel ilk yardım eğitimimiz var.”
“Her türlü patlamayı bilirim ama bu farklı bir şeydi”
Yavuz Aydın AFAD Gönüllüsü olmak için eğitime katılanlardan. Mesleği gereği birçok tehlike yaşadığını ancak depremin bunlara hiç benzemediğini anlattı:
“Ben özel harekatçıydım askerde tim çavuşuydum. Yani her türlü bombayı da bilirim patlamayı da bilirim ama bu farklı bir şeydi. Eğitimlerimizi alıp ilk yardım, yangın, deprem gibi acil durumlarda yapılacakları öğreniyoruz. Şu anda da tekrardan AFAD gönüllüsü olarak devletimize milletimize elimizden geldiği kadar hizmet etmeye çabalıyoruz. Bize ihtiyaç var. Bir eksik sen eksik, sen eksik ben eksik… AFAD’a destek lazım.”
Pınar Özçeker ise daha önce deprem yaşamış ve o sırada ne yapacağını bilemediği için gönüllü olmaya karar vermiş. Bilinçlenmek ve çevresindekilere faydalı olabilmek istediği için AFAD’a katıldığını şu sözlerle anlattı:
“Ülkemiz malum deprem bölgesi. Deprem her an yaşanabilir. Bir farkındalık yaratmak gerekir, bu konuda bilinçlenmek gerekir. Bu sebeple gönüllü oldum AFAD’a. Geçmişte de deprem yaşadığımızda baya bir bilinçsizdik. Ne yapacağımızı bilemedik dışarıya kaçıştık. Deprem esnasında neler yapmamız gerektiğini öğrenerek hem kendime hem aileme hem de çevreme faydalı olmak istediğim için buradayım.”
Sonuç olarak deprem gün gibi ortada olan bir gerçek. Yapılabilecek şey de belli. AFAD gönüllüsü olmak için “ben olmasam ne olur” demeyin, siz varsanız çok şey olur…
Kurgu ve kamera: İlyas Umut Özacar